Hold On
Anlamı: "Hold on" ifadesi, genellikle beklemek, bir şeye sıkıca tutunmak veya bir duruma veya inanca bağlı kalmak anlamına gelir.
Kullanım Örnekleri:
-
Bekleme Anlamında: "Hold on a second, I'm looking for my keys."
- "Bir saniye bekle, anahtarlarımı arıyorum."
-
Sıkıca Tutunma: "Hold on tight, this roller coaster is really fast."
- "Sıkı tutun, bu hız treni gerçekten hızlı."
-
Bağlı Kalmak: "We must hold on to our principles no matter what."
- "Ne olursa olsun prensiplerimize bağlı kalmalıyız."
Hold Back
Anlamı: "Hold back" ise bir şeyi geri tutmak, kendini ifade etmekten kaçınmak veya bir şeyi engellemek anlamına gelir.
Kullanım Örnekleri:
- Duyguları Geri Tutma: "She held back her tears during the farewell."
- "Veda sırasında gözyaşlarını geri tuttu."
- Bilgiyi Gizleme: "Don't hold back any details when you tell me the story."
- "Bana hikayeyi anlatırken hiçbir detayı saklama."
- Engelleme veya Yavaşlatma: "What's holding you back from achieving your goals?"
- "Hedeflerine ulaşmaktan seni ne alıkoyuyor?"
Özet
- Hold On: Beklemek, sıkıca tutunmak veya bir duruma/inanca bağlı kalmak.
- Hold Back: Bir şeyi geri tutmak, ifade etmekten kaçınmak veya engellemek.
Her iki ifade de günlük konuşma ve yazıda sıklıkla kullanılır ve farklı durumları ifade etmek için yararlıdır. "Hold on" daha çok beklemeye veya tutunmaya odaklanırken, "hold back" içsel veya dışsal engellerle ilgili durumları anlatır.