"Give in," "give away," ve "give up" İngilizcede sık kullanılan phrasal verb'lerdir ve her birinin kendine has özgül anlamları vardır. Bu ifadeler, çeşitli durumlar ve bağlamlarda kullanılabilirler.
Give In
Anlamı: Teslim olmak, direnmeyi bırakmak veya başkasının isteklerine boyun eğmek.
Kullanım Örnekleri:
- "After hours of negotiation, they finally gave in to our demands."
- "Çocukların sürekli istekleri karşısında sonunda pes ettim ve onlara izin verdim."
Give Away
Anlamı: Bir şeyi ücretsiz olarak vermek, bir sırrı açığa çıkarmak veya bir şeyin doğru cevabını kazara söylemek.
Kullanım Örnekleri:
- "They are giving away old books at the library."
- "Filmin sonunu kazara söyledi ve sürprizi mahvetti."
Give Up
Anlamı: Bir şeyi yapmayı bırakmak, pes etmek veya bir alışkanlığı terk etmek.
Kullanım Örnekleri:
- "I decided to give up smoking for my health."
- "Bu bulmacayı çözmeye çalıştıktan sonra pes ettim."