"Come in" İngilizcede sıklıkla kullanılan bir phrasal verb olup, genellikle birine bir yere girmesini davet etmek veya giriş yapmasını belirtmek için kullanılır. Ancak, "come in" farklı bağlamlarda çeşitli anlamlara gelebilir ve kullanımı duruma göre değişiklik gösterebilir.

"Come in" Kullanım Örnekleri:

1. Bir Yere Giriş Daveti:

   • "Please come in and make yourself at home."
     • "Lütfen içeri gel ve kendini evinde hisset."

2. Yarışma veya Sıralamada Bir Yerde Bitirmek:

   • "She came in first in the marathon."
     • "Maratonda birinci geldi."

3. Bir Şeyin Moda Olması veya Popülerlik Kazanması:

   • "Bright colors are coming in this season."
     • "Bu sezon parlak renkler moda oluyor."

4. Radyo, Televizyon veya Sinyal Alımı:

   • "The radio station comes in clearly here."
     • "Radyo istasyonu burada net olarak alınıyor."

5. Bir Katkıda Bulunmak veya Rol Oynamak:

   • "Where do I come in on this project?"
     • "Bu projede benim rolüm nerede?"

"Come in" ile İlgili İpuçları:

• Geniş Kullanım Alanı: "Come in" hem fiziksel bir eylemi (bir yere girme) hem de soyut kavramları (sıralama, moda, katkı) ifade edebilir.
• Davetkar Ton: "Come in" genellikle dostça bir davet veya izin verme anlamında kullanılır, özellikle birine ev veya ofise girmesi söylenirken.
• Duruma Göre Değişiklik Gösterir: Bu ifadenin anlamı, kullanıldığı bağlama göre önemli ölçüde değişiklik gösterebilir.
• Sıklıkla Günlük Konuşmalarda Kullanılır: "Come in" ifadesi günlük konuşma dilinde yaygın olarak kullanılır ve çok çeşitli durumları açıklamak için esnek bir yapı sunar.

"Come in" ifadesi, İngilizce'de çok yönlü bir phrasal verb olarak karşımıza çıkar. İletişimdeki bağlamına göre, bir davet, bir durumun açıklaması, bir trendin belirtilmesi veya bir alımın kalitesi gibi farklı anlamlarda kullanılabilir.

YÖKDİL Hakkında Daha Fazla Bilgiye Ulaşmak İçin Tıklayınız